Bahçıvan: Deniz ve demiryollarını gündeme almalıyız

İSO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan, Türkiye’nin en önemli kaynağı olarak görülmesi gereken tarımsal kaynakların yeteri kadar doğru kullanılmadığına vurgu yaptı.

  • | Son Güncelleme:
  • | İş'te Gündem

İstanbul Sanayi Odası (İSO) Meclisi’nin 2024 yılı Mayıs ayı olağan toplantısı ‘Vizyoner Bir Bakışla Tarım ile Sanayi Arasındaki Entegrasyonu Artırarak; Tarımsal Sanayinin, Ekonomimize Daha Etkili ve Verimli Katkı Yapmasını Değerlendirmek’ ana gündemi ile düzenlendi.

İSO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan’ın açılış konuşmasını yaptığı toplantıya, Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı da katılarak görüşlerini paylaştı. Toplantıda İSO tarafından hazırlanan ‘İSO İklim Değişikliği ve Su Yönetimi: Sanayi Sektörü Raporu’nun da lansmanı yapıldı.

TARIMSAL KAYNAKLARIMIZI DOĞRU KULLANMIYORUZ

Tarım ve sanayi sektörlerinin birbirlerini tamamladığını, iki sektör arasında daha fazla entegrasyon sağlamanın, milletin refahını artırmak açısından çok önemli olduğunu kaydeden Erdal Bahçıvan, “Son birkaç yıldır hayatımıza yeniden giren yüksek enflasyonla büyük bir mücadele içindeyiz. Ne yazık ki toplum, enflasyonun yol açtığı hayat pahalılığının en önemli nedeni olarak; tarımsal ürünlerdeki fiyat artışını görüyor. Tarım herkesin hayatına dokunuyor. Bu da gösteriyor ki hiçbir toplumun tarımı dışarıda bırakarak veya tarımı az önemseyerek bir hayat sürmesi mümkün değil. Bu çerçeveden baktığımızda kaynakları bu kadar güçlü ve çeşitli olan ülkemizin yıllardan beri tarımsal ürün ve gıda enflasyonunu çözememesi hakikaten kabul edilemez. Bu, toplum olarak yaşamamız gereken bir kader değil. Yani ülke olarak, dünyada birçok konuda dudak uçuklatan başarılara imza atmışken bunu çözemiyor olmamızı, kaderimiz olarak göremeyiz ve de görmemeliyiz. Biz, bu alanda yaşadığımız sorunların çözümü noktasında, maalesef tarımın bilimsel yaklaşımlarla buluşmasında yeteri kadar etkili hareket edemiyoruz. Ülkemizin en önemli kaynağı olarak görmemiz gereken tarımsal kaynaklarımızı yeteri kadar doğru kullanmıyoruz.” dedi. 

DENİZ VE DEMİR YOLLARINI GÜNDEME ALMALIYIZ

Türkiye'nin, artık tarımla ilgili; hayvan varlığından ekilen araziye ve çıkan ürüne kadar tüm noktalarında çok daha güven veren bir veri setini oluşturması gerektiğinin altını çizen Erdal Bahçıvan, “Çünkü verimlilik yolundaki ilk ve en önemli adım budur. Güçlü bir veri kaynağını, sağlıklı ölçülebilir bir veri setini oluşturamamaktan dolayı ne yazık ki sorunlara teşhis koymak da, sağlıklı çözüm bulmak da ve dahası gelecek planı oluşturmak da çok kolay olmuyor. Bu süreci ancak ölçerek bilimle, teknolojiyle buluşturmalıyız. Çünkü bugün ekimle hasat arasında geçen sürede; buğdayından fındığına, ayçiçeğinden çayına ve meyve-sebzesine kadar ciddi verim kayıplarının yaşandığını biliyoruz. Bunu ancak doğru ilaçlama, doğru gübreleme, doğru sulama gibi ürünün ekilmesinden sonraki dönemi çok çok iyi değerlendirerek ve teknolojiyi kullanarak giderebiliriz. Üretilen ürünleri tüketicilere hızlı, sağlıklı ve en verimli şekilde ulaştırmaya gelince de, kaynaklarımızı doğru kullandığımızı söyleyemeyiz. Karasal ulaşımın alt yapısında son yıllarda çok büyük iyileştirmeler yapılmış olsa da üç tarafımızı çeviren denizlerimizi ve demiryollarımızı bu iş için neredeyse hiç kullanmadığımızı görüyoruz. Oysa tarım ürünlerinin daha sağlıklı, daha hijyenik, daha az fireli, daha ucuz, daha verimli taşınması için deniz ve demiryolu lojistiğinin de mutlaka Türkiye’nin gündemine girmesini çok önemli görüyoruz.” ifadelerini kullandı.  

EN ÖNEMLİ ALT YAPI ÇALIŞMALARI SU ALANINDA OLMALI

İSO için İstanbul Teknik Üniversitesi akademisyenleri tarafından hazırlanan ‘İklim Değişikliği ve Su Yönetimi: Sanayi Sektörü Raporu’, hakkında da değerlendirmelerde bulunan Erdal Bahçıvan, “Rapor, içerdiği akademik bilginin yanı sıra ilgili tüm paydaşlarımızdan gelen bilgi ve görüşleri de içerecek şekilde bütüncül bir yaklaşımla hayata geçirildi. Bu raporu sadece sanayinin belli sektörlerini etkilemesiyle bağlantılı hazırlanmış bir rapor olarak değerlendirmemek gerekiyor. Bu kıymetli araştırma, toplumsal hayatımızda gelecek yıllarda oluşabilecek olan riskleri ve tehditleri nasıl çözebileceğimize dönük olarak hazırlanan bir rapor olarak değerlendirilmelidir. Şu bir gerçek ki Türkiye’nin su kaynakları önümüzdeki dönemlerde tarımsal üretimdeki gücümüzü en doğru, en isabetli şekilde kullanabilmek adına bizim için büyük bir değer arz ediyor. Verimliliği artırabilmek için Türkiye’de suyun bol olduğu yerlerden suyu az olan yerlere, ‘su otoyolları’ diyebileceğimiz kanallar oluşturabilmeliyiz. Karayollarıydı, barajlardı, havalimanlarıydı... Önemli ölçüde tamamlamakla övündüğümüz bu altyapı yatırımlarından sonra Türkiye’nin önümüzdeki dönem belki de yapması gereken en önemli altyapı çalışmaları bu yönde olmalıdır. Suyun bol olduğu yerlerden suya ihtiyaç duyulan yerlere tarımsal üretim için gelecek adına yapacağımız en kıymetli yatırımlar bunlar olmalı.”

E-BÜLTEN ÜYELİĞİ
İş dünyasının gündem özeti e-posta kutunda. Piyasalar, ekonomi, iş dünyası, siyaset, teknoloji ve life style haberler.
E-Mailin ile Ayrıcalıklı Üye Ol, ilk Sen haberdar ol
Adınız, Soyadınız:
E-posta adresiniz:

YORUMLAR

Bu habere henüz yorum yapılmamış.İlk yorum yapan sen ol...

Yorum Yap

Bu Alan Boş Bırakılamaz
Bu Alan Boş Bırakılamaz
Yorum Yapma Şartlarını Kabul Etmediniz
X

E-BÜLTEN ÜYELİĞİ

İş dünyasının gündem özeti e-posta kutunda. Piyasalar, ekonomi, iş dünyası, siyaset, teknoloji ve life style haberler.
E-Mailin ile Ayrıcalıklı Üye Ol, ilk Sen haberdar ol